14 Nisan 2009 Salı

Bye Bye Marlboro

Sevgili Marlboro,

Canım benim.. Paket tasarımının kırmızı olmasından mı yoksa kırmızı şaraba yatırılıp yapıldığından mı bilemiyorum ama senden hiç vazgeçmedim. Sen de beni hiç yalnız bırakmadın bebeğim benim.
Şu an yatağımın üzerinde, yerde, heryerde sen varsın. Çantamda eksik olmayanım, yürürken elimden tutanım.

Lakin.. Artık sabahları burnum tıkalı uyanmak istemiyorum. Apartmana girdiğimde eve ulaşmak için 4 kat merdiven çıktığımda nefes nefese kalmak da istemiyorum. Cildimin bembeyaz kalmasını istiyorum.

Anlıyorsun beni değil mi?

O yüzden şu an yanımda durmuş bana kuzu gibi baksan da seni bırakmayı denemek istiyorum. Birbirimize bu şansı vermeliyiz bence. Bir süre konuşmadan, birbirimizi görmeden yaşamaya çalışmalıyız. En sonunda özlemeyip seni geri dönmezsem, kızma.. Güzel bir birliktelikti, hep sadık kaldım sana fiyatın günden güne artsa da, en pahalı sigara olsan da..

Bizim için gidiyorum bebeğim.. Dumanını, kokunu, kırmızını, her şeyini sevdim.. Ama gitme zamanı bebek. Çünkü azalan verimler yasası bizde de etkili olmaya başladı. Yani artık iyi hissettirmiyorsun, verdiğin zarar sevginden fazla olmaya başladı.

Çöpe attım. Yahh lüpfeennn bari 1 gün içmeyim de dayanimm yahhhh... Lüpfen lüpfennn.

0 yorum: